Süper Lig’de Kayserispor ve Denizlispor’da teknik yöneticilik yapan Robert Prosinecki, Türk futbolunu konuştu. Tecrübeli teknik adam, çalıştığı devirlerdeki tecrübelerinin yanı sıra şu anki şampiyonluk yarışı hakkında da değerlendirmelerde bulundu.
Robert Prosinecki’nin açıklamaları şu halde:
‘DOĞRU ADIM İÇİN HAZIRIM’
“Barcelona ve Real Madrid’de oynadım. Büyük grupların, büyük ekip taraftarlarının ne istediğini çok âlâ biliyorum. Zira bunu futbolculuk mesleğim boyunca çok âlâ bir formda deneyimledim. Dünyanın en düzgün kadrolarında oynadım, en ateşli taraftarların önünde maçlara çıktım. Teknik adam olarak bu deneyimleri yaşadım. Tutkulu bir beşerim. En büyük tutkum da futbol ve birebir tutkuyu gördüğüm yerlerde çalışmak istiyorum artık. Kayserispor’daki iki periyodumuz de başarılı geçti. Bilhassa birinci devirde Türkiye’deki büyük gruplardan teklif almıştım. Lakin o süreçte görüşmeler tamamlanmamıştı. Türkiye’deki futbolu seviyorum. Zira burada beşerler tutkuyla kadrolarına bağlı. Yeniden birtakım teklifler var. Fakat bu defa gerçek adım atmak istiyorum.”
‘İYİ BİR 11’NİZ OLMAK ZORUNDA’
“Türkiye’de bilhassa büyük ekiplerle şampiyon olabilmek kolay. Zira ardınızda çok güçlü bir taraftar var. Tarihi kulüplerin başında olmak bambaşka bir güç. Bununla bir arada ekonomik olarak istediğiniz transferleri yapabilme ayrıcalığınız var. Teknik adam olarak hakikat takım mühendisliği, oyuncu tercihleri ve istikrar ortaya koyabilmeniz sizi sonuca taşıyor. Takım planlaması en kıymetli şeylerden biri. Başınızdaki oyun planını uygulayabilecek güzel bir 11 ve onları daha güzel olmaya itecek kalitede alternatiflerle Türkiye’de amacınıza ulaşabilirsiniz. Buna bilhassa vurgu yapıyorum. Zira 25-30 kişilik bir takımınız varsa ve bu takımdaki oyuncular hepsi tıpkı kalitedeyse bu size muvaffakiyet değil, karışıklık getirir.”
FENERBAHÇE YORUMU
“Fenerbahçe’nin her yıl çok önemli paralar harcayarak başarısız olmasının ana nedeni de tam olarak bu. Ben futbolculuğumda yıldız bir oyuncuydum. Sağlıklı ve fizikî olarak güçlü olduğum sürece her vakit oynayacağımı biliyordum. Hiçbir maçtan evvel takımın açıklanmasını beklememe gerek yoktu. Yıldız oyuncu, âlâ oynamasına karşın her hafta takımda olup olmadığına dair belirsizlik yaşarsa alana kendisini veremez. Sonuçlar güzel giderken içinden konuşur, sonuçlar aksine döndüğünde de yüksek sesli bir halde rahatsızlığını anlatır. Bu da grup olabilmenizi mahzurlar. Fenerbahçe’de gördüğüm kadarıyla hiçbir oyuncu oynayıp oynamayacağını bilmiyor. Futbol her yerde birebir. Dünya futbolunu domine eden kadroların 11’lerini rahatlıkla sayabiliyorsunuz. Zira futbol tekrarlar ve alışkanlıklar istiyor. Oyunu güçlendirebilmeniz için istikrara ve vakte gereksiniminiz var. Rotasyon elbette yapacaksınız lakin her hafta farklı takımlarla oynamak sizi kaosa götürür.”
‘ARDA GÜLER HER MAÇ OYNAR’
“Futbol özel yetenekli oyuncuların fark yarattığı bir oyun. Özel yetenekleri ise her grubun bulabilmesi mümkün değil. Elinize bu türlü oyuncular geçtiğinde onlara inanç vermeli ve daha ileriye taşımalısınız. Oyuncuya itimadı sözlerinizle veremezsiniz. Bunun tek bir yolu var; alana sürmek ve özelliklerini yansıtabilmesi için ona imkan vermek. Türkiye’de de şu anda bu tanıma uyan tahminen de tek bir futbolcu var o da Arda Güler… Bunu yaşından büsbütün bağımsız söylüyorum. Elinizde Arda Güler özelliklerinde bir oyuncu varsa oynatırsınız. Dönem tahminen de son periyodunda oynamaya başladı ancak Fenerbahçe bence ondan çok daha fazla randıman alabilirdi.”
‘GALATASARAY BIRAKMAZ’
“Fenerbahçe’nin Giresunspor karşısında yaşadığı kayba kadar işler bana nazaran tam olarak ortadaydı. Fakat artık Galatasaray’ın yarışı bırakma bahtı çok düştü. Başakşehir üzere değerli bir rakibi yenerek bunu ne kadar arzulayan bir grup olduklarını da herkese gösterdiler. Okan Buruk da vakit zaman sendeledi fakat onu ayakta tutan şey oluşturduğu oturmuş 11’di. Bazen oyuncular düşebilir ancak ekibi ayakta tutan şey oyun gücüdür ve bu da takım istikrarıyla yakalanabilir.”
Bir yanıt bırakın